Arama
En son konular
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
Giriş yap
ultrAslan Fun Club
3 posters
LegenDTürk :: GENEL :: Fan Club
1 sayfadaki 1 sayfası
ultrAslan Fun Club
Buraya acıklamaları ekliyorum ama uyeleri yazmicam sadece siz msjlarınıza artık bende uyeyim diye yazmanız uye olmanız icin yeterlidir
ultrAslan Nasıl Kuruldu
04 Aralık 2000 tarihinde, Ali Sami Yen Stadı'nda oynanan Galatasaray-Fenerbahçe (0-0) maçında yaklaşık üç bin adet meşale yakılmıştı. Stat rakip için cehenneme çevrilmiş ancak sahaya atılan meşaleler (ki tribündeki bir çok insan bu meşalelerin görevli polislerce panik içinde sahaya atıldığını söylüyorlardı) daha sonra Galatasaray taraftarının başına büyük dertler açmıştı. Bu meşalelerin alınmasında, stada sokulmasında kimlerin sorumluluğu varsa emniyet tarafından toplanmak istenmişti. Ancak suçlu, suçsuz birçok Galatasaraylı gözaltına alınmış ve maalesef kulüp de bu taraftarlara sahip çıkmamıştı. Bizler arkadaşlarımız için uğraşıyorduk ama çok fazla da yapacak bir şeyimiz yoktu. Neticede arkadaşlarımız mahkemeye sevk edilmişlerdi. Arkadaşlarımızı yargılayacak olan Hakim daha ilk mahkemede, "Böyle saçma sapan bir olayın mahkemeye intikal ettirilmesine" çok kızmıştı. Ama mahkeme o kadar sene geçmesine rağmen hala sonuçlanmadı! Bu olaya çok içerlemiştik. Kulübün taraftara sahip çıkmaması üzerine artık Galatasaray taraftarına sahip çıkacak bir derneğin açılması gerektiğinde hem fikir olmuştuk. Bunun üzerine 2000 yılının Aralık ayı sonlarına doğru Galatasaray tribünlerinin eski adamlarına ve ileri gelenlerine bir çağrıda bulunuldu... Acil olarak bir toplantı yapılmalı, fikirler alınmalıydı. 20 Ocak 2001 günü Taksim'deki Ceylan Otel'e doğru yola çıkan 53 Galatasaraylı, bu toplantı sonucunda G.Saray Spor Kulübü'nün yaklaşık 100 yıllık tarihinde muazzam bir süreci başlatacaklarını elbetteki bilmiyorlardı. İyi giyimli, orta yaş kuşağı Galatasaraylılar bir yandan açık büfede bir şeyler atıştırarak sohbet ediyor, bir yandan da önceden hazırlanmış olan bazı grafik çalışmalarını gözden geçiriyorlardı. Dört sene üst üste kazanılan şampiyonluklar, yurtiçindeki tüm kupalar ve yenilgisiz UEFA Kupası Şampiyonluğu ve hemen ardından gelen Süper Kupa "başarı yorgunluğu"nun olumsuz etkilerini tribünlere yansıtıyordu. Açıkçası bu da, ortalama 25 yılını tribüne vermiş olan insanları rahatsız ediyordu. Çünkü oradakilerin çoğu 13 sezon şampiyonluk görememiş bir nesilde yetişmişti ve hiçbir başarı bizi Galatasaray'ımıza doyuramazdı. Birçok Galatasaraylı nasıl doymuş olabilirdi ki?.. Bunu çok garipsiyorduk. İşte ilk toplantıda bunlar vurgulandı. İlk önce bir video gösterisi yapıldı. Işıklar söndü ve salondaki 53 kişi Galatasaray'ımızın son 15 yıllık tarihini izlemeye başladı... Eskinin salkım saçak kapalısı izlendi, ruhları titreten tezahüratlar dinlendi. O videoda gösterilen tribünlerde yer alan insanlar da bizlerdik! O tezahüratı biz yapmıştık! O pankartları biz asmıştık! O delice heyecanı ve coşkuyu biz duymuştuk! Peki ama şimdi o coşkuya ne olmuştu? Oysa ki 80'li yıllarda Galatasaray da diğer Türk takımları gibi, bugünleri hayal bile edemeyeceğimiz kadar sportif olarak gerideydi. Şimdi ise çok başarılıydık ama insanlar başarıyla daha da coşacağına, kendilerini adeta salmışlardı. Maç seçmeye başlamış, taraftar gibi değil de artık birer "seyirci" gibi maçları izlemeye başlamışlardı
ultrAslan Taraftar Grubu, felsefesinde ve çalışmalarında kendisine rehberlik eden aşağıdaki taleplerin her zaman takipçisi olacağını kamuoyuna duyurur.
- Tüm lig maçları, tüm sezon boyunca aynı gün ve aynı zamanda oynanmalıdır.
- Tüketimin yaygınlaştırılması amacıyla yayıncı TV kuruluşlarının öngördüğü sistem değiştirilmeli ve eski günlerde olduğu gibi futbolun zevki ve heyecanı, sıradanlaştırılmadan en üst düzeyde keyifle yaşanmalıdır.
- Türkiye Kupası kuralarına ilk kademeden itibaren tüm takımlar katılmalıdır. Böylece, büyük takımlarla küçük takımlar eşleşebilecek ve futbol sevgisi, zevki ve heyecanı Türkiye'nin her yerine taşınabilecektir.
- Futbol takımı formalarının birer araba markası gibi reklamlaştırılması engellenmelidir. Her takımın kendi klasik forması korunmalı, her sezon abartılı "tasarım" gariplikleriyle semboller zedelenmemelidir.
- Takım formalarında, futbolcu isimlerinin yazılması uygulamasına son verilmelidir.
- Futbolu güzelleştiren en önemli unsur, bir takım oyunu olmasındadır. Taraftar açısından önemli olan, takımının formasının sahaya çıkmasıdır. İsimsiz forma, günümüz futbol endüstrisinin dayattığı ve pohpohladığı yıldız futbolcuların takımlarının önüne geçmelerine karşı duruşun sembolik anlatımıdır.
- Aynı şehrin takımları arasındaki maçlarda, ev sahibi takımlar, misafir takım seyircilerine tribünlerinin yarısını, hiç olmazsa tek bir kale arkası tribününü tahsis etmelidir. Stadyumlarda ve İstanbul derbilerinde, yıllarca varolan ve oynanan futbolun heyecanını, zevkini artıran bu uygulamaya geri dönülmelidir.
- Bilet fiyatları, Türkiye koşulları göz önüne alınarak saptanmalı, Açık tribün biletleri her zaman ucuz tutulmalıdır. Futbolun sadece varlıklı insanların seyredebileceği bir etkinliğe doğru sürükleyen pahalı bilet uygulamalarına son verilmeli ve bu sporun halkın tek eğlencesi olduğu unutulmamalıdır.
- Stad giriş kapıları artırılmalıdır. Taraftarlara bir koyun sürüsü muamelesi yapılırcasına çok az sayıda kapıdan giriş ve çıkış yapılması engellenmeli, stad mimarileri buna uygun olarak hemen değiştirilmelidir.
- Stad içinde emniyet görevlisi olmamalıdır. Emniyet güçleri, görevlerini yaparken, taraftarların coşkusunu ve desteğini engellememelidir.
- Kombine Bilet Uygulaması'nda taraftarların talepleri mutlaka göz önüne alınmalıdır. Farklı taraftar özellikleri dikkate alınmalı, Taraftar Grupları'yla işbirliği yapılarak, farklı özelliklerin bir arada aynı tribünde yer alması engellenmelidir. Kombine Bilet ücretleri fahiş fiyatlarda tutulmamalı, mutlaka taksitlendirilmelidir.
- Kulüplerin bünyesinde "Taraftarlarla ilişkilerden/koordinasyondan sorumlu" bir yöneticinin idaresinde bir bölüm oluşturulmalıdır. Özellikle Tribün organizasyonlarının düzenlenmesi konusunda, stadyum içi de dahil olmak üzere Taraftar Grupları ve Kulüp arasında resmi ve düzenli bir ilişki ağı oluşturulmalıdır.
ultrAslan Nasıl Kuruldu
04 Aralık 2000 tarihinde, Ali Sami Yen Stadı'nda oynanan Galatasaray-Fenerbahçe (0-0) maçında yaklaşık üç bin adet meşale yakılmıştı. Stat rakip için cehenneme çevrilmiş ancak sahaya atılan meşaleler (ki tribündeki bir çok insan bu meşalelerin görevli polislerce panik içinde sahaya atıldığını söylüyorlardı) daha sonra Galatasaray taraftarının başına büyük dertler açmıştı. Bu meşalelerin alınmasında, stada sokulmasında kimlerin sorumluluğu varsa emniyet tarafından toplanmak istenmişti. Ancak suçlu, suçsuz birçok Galatasaraylı gözaltına alınmış ve maalesef kulüp de bu taraftarlara sahip çıkmamıştı. Bizler arkadaşlarımız için uğraşıyorduk ama çok fazla da yapacak bir şeyimiz yoktu. Neticede arkadaşlarımız mahkemeye sevk edilmişlerdi. Arkadaşlarımızı yargılayacak olan Hakim daha ilk mahkemede, "Böyle saçma sapan bir olayın mahkemeye intikal ettirilmesine" çok kızmıştı. Ama mahkeme o kadar sene geçmesine rağmen hala sonuçlanmadı! Bu olaya çok içerlemiştik. Kulübün taraftara sahip çıkmaması üzerine artık Galatasaray taraftarına sahip çıkacak bir derneğin açılması gerektiğinde hem fikir olmuştuk. Bunun üzerine 2000 yılının Aralık ayı sonlarına doğru Galatasaray tribünlerinin eski adamlarına ve ileri gelenlerine bir çağrıda bulunuldu... Acil olarak bir toplantı yapılmalı, fikirler alınmalıydı. 20 Ocak 2001 günü Taksim'deki Ceylan Otel'e doğru yola çıkan 53 Galatasaraylı, bu toplantı sonucunda G.Saray Spor Kulübü'nün yaklaşık 100 yıllık tarihinde muazzam bir süreci başlatacaklarını elbetteki bilmiyorlardı. İyi giyimli, orta yaş kuşağı Galatasaraylılar bir yandan açık büfede bir şeyler atıştırarak sohbet ediyor, bir yandan da önceden hazırlanmış olan bazı grafik çalışmalarını gözden geçiriyorlardı. Dört sene üst üste kazanılan şampiyonluklar, yurtiçindeki tüm kupalar ve yenilgisiz UEFA Kupası Şampiyonluğu ve hemen ardından gelen Süper Kupa "başarı yorgunluğu"nun olumsuz etkilerini tribünlere yansıtıyordu. Açıkçası bu da, ortalama 25 yılını tribüne vermiş olan insanları rahatsız ediyordu. Çünkü oradakilerin çoğu 13 sezon şampiyonluk görememiş bir nesilde yetişmişti ve hiçbir başarı bizi Galatasaray'ımıza doyuramazdı. Birçok Galatasaraylı nasıl doymuş olabilirdi ki?.. Bunu çok garipsiyorduk. İşte ilk toplantıda bunlar vurgulandı. İlk önce bir video gösterisi yapıldı. Işıklar söndü ve salondaki 53 kişi Galatasaray'ımızın son 15 yıllık tarihini izlemeye başladı... Eskinin salkım saçak kapalısı izlendi, ruhları titreten tezahüratlar dinlendi. O videoda gösterilen tribünlerde yer alan insanlar da bizlerdik! O tezahüratı biz yapmıştık! O pankartları biz asmıştık! O delice heyecanı ve coşkuyu biz duymuştuk! Peki ama şimdi o coşkuya ne olmuştu? Oysa ki 80'li yıllarda Galatasaray da diğer Türk takımları gibi, bugünleri hayal bile edemeyeceğimiz kadar sportif olarak gerideydi. Şimdi ise çok başarılıydık ama insanlar başarıyla daha da coşacağına, kendilerini adeta salmışlardı. Maç seçmeye başlamış, taraftar gibi değil de artık birer "seyirci" gibi maçları izlemeye başlamışlardı
Manifestomuz
ultrAslan Taraftar Grubu, felsefesinde ve çalışmalarında kendisine rehberlik eden aşağıdaki taleplerin her zaman takipçisi olacağını kamuoyuna duyurur.
- Tüm lig maçları, tüm sezon boyunca aynı gün ve aynı zamanda oynanmalıdır.
- Tüketimin yaygınlaştırılması amacıyla yayıncı TV kuruluşlarının öngördüğü sistem değiştirilmeli ve eski günlerde olduğu gibi futbolun zevki ve heyecanı, sıradanlaştırılmadan en üst düzeyde keyifle yaşanmalıdır.
- Türkiye Kupası kuralarına ilk kademeden itibaren tüm takımlar katılmalıdır. Böylece, büyük takımlarla küçük takımlar eşleşebilecek ve futbol sevgisi, zevki ve heyecanı Türkiye'nin her yerine taşınabilecektir.
- Futbol takımı formalarının birer araba markası gibi reklamlaştırılması engellenmelidir. Her takımın kendi klasik forması korunmalı, her sezon abartılı "tasarım" gariplikleriyle semboller zedelenmemelidir.
- Takım formalarında, futbolcu isimlerinin yazılması uygulamasına son verilmelidir.
- Futbolu güzelleştiren en önemli unsur, bir takım oyunu olmasındadır. Taraftar açısından önemli olan, takımının formasının sahaya çıkmasıdır. İsimsiz forma, günümüz futbol endüstrisinin dayattığı ve pohpohladığı yıldız futbolcuların takımlarının önüne geçmelerine karşı duruşun sembolik anlatımıdır.
- Aynı şehrin takımları arasındaki maçlarda, ev sahibi takımlar, misafir takım seyircilerine tribünlerinin yarısını, hiç olmazsa tek bir kale arkası tribününü tahsis etmelidir. Stadyumlarda ve İstanbul derbilerinde, yıllarca varolan ve oynanan futbolun heyecanını, zevkini artıran bu uygulamaya geri dönülmelidir.
- Bilet fiyatları, Türkiye koşulları göz önüne alınarak saptanmalı, Açık tribün biletleri her zaman ucuz tutulmalıdır. Futbolun sadece varlıklı insanların seyredebileceği bir etkinliğe doğru sürükleyen pahalı bilet uygulamalarına son verilmeli ve bu sporun halkın tek eğlencesi olduğu unutulmamalıdır.
- Stad giriş kapıları artırılmalıdır. Taraftarlara bir koyun sürüsü muamelesi yapılırcasına çok az sayıda kapıdan giriş ve çıkış yapılması engellenmeli, stad mimarileri buna uygun olarak hemen değiştirilmelidir.
- Stad içinde emniyet görevlisi olmamalıdır. Emniyet güçleri, görevlerini yaparken, taraftarların coşkusunu ve desteğini engellememelidir.
- Kombine Bilet Uygulaması'nda taraftarların talepleri mutlaka göz önüne alınmalıdır. Farklı taraftar özellikleri dikkate alınmalı, Taraftar Grupları'yla işbirliği yapılarak, farklı özelliklerin bir arada aynı tribünde yer alması engellenmelidir. Kombine Bilet ücretleri fahiş fiyatlarda tutulmamalı, mutlaka taksitlendirilmelidir.
- Kulüplerin bünyesinde "Taraftarlarla ilişkilerden/koordinasyondan sorumlu" bir yöneticinin idaresinde bir bölüm oluşturulmalıdır. Özellikle Tribün organizasyonlarının düzenlenmesi konusunda, stadyum içi de dahil olmak üzere Taraftar Grupları ve Kulüp arasında resmi ve düzenli bir ilişki ağı oluşturulmalıdır.
-aTaKaN-- öLümüNe AdmiN
- Mesaj Sayısı : 269
LegendTürk Puanı : 5903
Kayıt tarihi : 22/10/09
Yaş : 29
Nerden : CehenneMiN oraLardaN:))
Lakap : aTa
Geri: ultrAslan Fun Club
Kopyala yapıstır....
DogacaN##- OrijinaL AdmiN
- Mesaj Sayısı : 367
LegendTürk Puanı : 5930
Kayıt tarihi : 21/10/09
Yaş : 28
Nerden : Dünyadan....
Lakap : RemixeR
Geri: ultrAslan Fun Club
olm resimleri direk yapıstıramıon onları teker teker imageshack den ayarladım emege saygı plss :D
-aTaKaN-- öLümüNe AdmiN
- Mesaj Sayısı : 269
LegendTürk Puanı : 5903
Kayıt tarihi : 22/10/09
Yaş : 29
Nerden : CehenneMiN oraLardaN:))
Lakap : aTa
Geri: ultrAslan Fun Club
GüzeL oLmş beğendm aferm Leen
NrbnSnck'- Usta Üye
- Mesaj Sayısı : 245
LegendTürk Puanı : 5762
Kayıt tarihi : 22/10/09
Yaş : 29
LegenDTürk :: GENEL :: Fan Club
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
C.tesi Tem. 31, 2021 10:04 pm tarafından Isaac
» Geyik Sürüsü Buraya :D
Paz Şub. 19, 2017 11:04 pm tarafından BreathofScare
» fenerbahçe
C.tesi Kas. 21, 2009 10:33 pm tarafından Isaac
» Önerileriniz...
Paz Kas. 08, 2009 5:11 pm tarafından NrbnSnck'
» Ben Denize acilen lakap aranıyor fikirler buraya lütfen :D
Salı Kas. 03, 2009 11:49 pm tarafından pikachu
» Temel fıkrası (süper bişey)
Salı Kas. 03, 2009 11:48 pm tarafından pikachu
» Emel Şentürk Savaş (İngilizce)
Salı Kas. 03, 2009 11:44 pm tarafından pikachu
» Galatasaray Fun Club
Salı Kas. 03, 2009 11:39 pm tarafından pikachu
» Emre Balcı
Salı Kas. 03, 2009 11:38 pm tarafından pikachu